Dün kütüphaneme 4 tane yeni kitap eklendi. Bunlardan ikisi Ayşe Kulin'in son kitapları Hayat ve Hüzün.
Veda ve Umut'u okuyalı nerdeyse 3 yıl olmuştu. Umut'da damatlar torunlar ile aile genişlemişti. Bazı isimleri falan unutmuşum diye göz gezdiriyim derken kitabı tekrar okumaya başladım. 2. kez okuduğum ilk kitap Veda ve Umut oldu.
Severek okuduğun bir kitabı, ikincide sonunu bildiğin için acele etmeden yavaş yavaş keyfine vararak okuyabiliyorsun. Yeni kitapları okuduktan sonra kütüphaneye geri dönüp tekrar okumak istediklerimi seçeceğim.
Diğer yeni kitabım "Yeşil Peri Gecesi" bloglardaki güzel yorumları okuduktan sonra çok merak ettim ve aldım. Küçükken bizde Can Yayın'larına ait çoçuk kitapları serisi vardı. Onları okuduktan sonra Can Yayınları'ndan çıkan kitaplar bana hep çocuk kitabı gibi gelmiştir. Şimdi olmadığını bilsemde kitap kapakları hoşuma gitmiyorve bakmıyorum bile. Sonuçta Can Yayın'larına ait ilk kitabım oldu :)
Birde bu rafta gözüken dünya klasiklerini sevmiyorum. Toplamda 4 tane klasik okumuştum sanırım. Sadece "Diriliş" i sıkılmadan okuyabilmiştim. Klasikleri de eşim almış zaten, onda olunca tekrar belki severim diye diğerlerinden okumaya çalıştım ama yok olmadı. Onları okumayı sevmesemde en sevdiğim rafa yerleştiler. Gerçi üst rafları hep eşimin kitaplarına ayırıyorum. Benimkiler ve ortak alanlar her daim rahat ulaşabileceğim raflarda oluyorlar.
4. kitap "Gaia Teorisi" satış elamanı tavsiye etti, konusuda ilginç gelince aldım. Okuduğum kitap bitmeden yenilerinin hazır olmasını seviyorum. Yoksa okurken bu bitince ne okuyacağım kitabım yok diye stres sarıyor. Hazırda bekleyen kitap ne kadar fazla ise o kadar mutlu oluyorum :)