29 Aralık 2011 Perşembe

Mutlu Mutlu Seneler Olsun....



Zamanla kaybolan bir alışkanlık da kartlar oldu. Eskiden bayramda yeni yılda arkadaşlara kart yollardım ve alırdım. Telefon, mesaj mail derken gelen kartlarda bitti, bende göndermez oldum.  Sevgili Selin'den gelen paketle bir takvim birde el yazısı ile güzel dileklerle yazılmış bir kartım oldu. Selincim sana tekrardan teşekkür ediyorum tatlım. Bunun nasıl güzel bir duygu olduğunu unutmuşum, kendime not aldım seneye bir sürü kart göndereceğim.

Takvimin ise ayrı bir anlamı var, geliri barınağa gidiyor. Hediye gönderip  sevindirirken bir yandan da sokak köpeklerini de sevindirmiş oluyorsunuz.

Ve bende son durum, anne evi güzel, rahat hoşta artık 3 hafta oldu, bu haftalar içinde sadece pazaraları evde kaldım ve ben evimi çoooook özledim. Hatta aşkımıda özledim çünkü en son pazar görüştük, mesai çıkışları sabaha karşı 3'ü bulunca bizi uyandırmasın diye eve gidiyor. Bu şartlarda beni nasıl yeniyıl sevinci sarsınki :(( biran önce Cumartesi akşamına ışınlanmak istiyorum.

Birde bu yoğun mesai döneminin bende bıraktığı acıyı, haftaya bol bol alışveriş yaparak dindirmeyi düşünüyorum. Şimdilik tek tesellim bu :)

Veee 2012'den önce sağlık, huzur, mutlluk sonrasında gönlümüzden geçen tüm dileklerin gerçekleştiği bir yıl olsun istiyorum.

Mutlu seneler :)))

26 Aralık 2011 Pazartesi

Yeşilçam'a Dair



Küçükken türk filmlerinden bazı şeyler öğrenmiştim. Mesela;  kızdan yüz bulamayan adam veya kötü kaynana, filmin baş kahramanı kıza tuzak kurarlardı. Saf koca adamla kızı anyı yatakda bulur, kızın imdat çığlıklarını duymaz, kendini aldattı diye tokat eşliğinde kızı evden kovardı.

Tv izleyen yaşlılar misali, sanki beni duyucaklarmış gibi söylenirdim, kızın haklı olduğunu nasıl görmezdi hiç anlamazdım. O zamanlar kendi kendime bir karar almıştım. Hangi konuda olursa olsun önyargılı davranmayıp karşımdakine bir açıklama şansı tanıyacaktım. Bu alışkanlığım hala devam ediyor, önce dinle sonra karar ver.

Başka filmlerde de gereksiz düşüncelere kapılırdım. Hani çocuk biyolojik anne va babasının başka bir aile olduğunu öğrenirdi ya bende mutlu bir çocuk olmama rağmen, başıma gelirse ne yaparım diye düşünürdüm. Neden bilmem, Aja Pekkan'ın annem olduğunu düşünürdüm. İlkokuldaki çocuk aklıyla onun çocuğu olmak ne havalı olurdu :)) ama annemede kıyamazdım çok zor bir durumda kalıyordum. neyseki başıma öyle bir durum gelmedide seçim yapmak zorunda kalmadım.

En keyifli olanlar ise Gülşen Bubikoğlu ve Tarık Akan'ın beraber oynadığı filmlerdi. O dönemde düzleştiriciler olmadığı, saçlar kırılmasın diye föne fazla izin verilmediği için kabaran ve gür saçlarla gezmek zorundaydım. Birde tulumları ve desenli uzun elbiselere bayılırdım. Güzel saçları ve güzel elbiseleriyle Gülşen Bubikoğlu'nu izlemek çok keyifli gelirdi.

En komik kısım ise, öpüşme sahneleriydi. Onların öpüşmediklerini kamera hilesi ile öyle gösterildiğini söylemişlerdi. Uzun yıllar inandım, şimdiki çocuklara bunu söylesen inanmazlar bizler çabuk kanıyorduk.

Dün izlediğim eski bir filmde bunlar aklıma geldi, çocukluk güzel şey, farklı  ama masum bir bakış açısı kazandırıyor.

Yılın son haftası güzel geçsin, bu yılıda güzel hatırlayalım.

21 Aralık 2011 Çarşamba

Kahve & Çay



Yemek sonrası filtre kahve içmeyi tercih ederken annem yavaş yavaş beni değiştirmeye başladı. Her akşam bir demlik çay içmeye başladım, artık o yapmasa aaaa çay yok mu moduna geçtim. Birde illaki ince belli bardakta hadi fincanda olabilir ama mutlaka cam olmalı içi gözükmeli. Çok güzel desen ve renklerde porselen fincan takımlarını görünce bayılıyorum ama biliyorum ki alsam öylece durucaklar. Filtre kahveyide büyük kupalarda içmeyi seviyorum cam bardakda içme düşüncesi bile kötü.
Son derece uyumlu biri olmama rağmen böyle takıntılarımda mevcut, ama ben tek değilim dimi  :))
Özümüde kaybetmedim hergün ayılmak için kahvem bana yardım ediyor.

19 Aralık 2011 Pazartesi

Bu Aralar...


Yeniyıl için süslenmiş avmleri çam ağaçlarını gördükçe eve gidip çam ağacını süsleme isteğim artmıştı. Ama içimden bir seste aman bu sene hiç çıkarmasam mı derken sebebi belli oldu. Geçen pazartesiden beri aşkım yıl sonu yoğunluğu nedeni ile işten eve ancak gece 1'de gelebiliyor. Bende evde yalnız kalmaktansa annemde kalıyorum. Geçen hafta sadece 2 gece evimde kalabildim. Ay sonuna kadar bu durum devam edecek. Süslesemde zaten göremeyecekmişim.

Bana bu aralar bayram dönemi gibi geliyor devamlı annemle akrabalarla biraradayım. İşin en güzel kısmı akşam hazır sofraya gitmek, el üstünde tutulmak ve sabah biraz daha geç uyanmak. evimi özlesemde bu bekar hayatının rahatlığına alışmamak zor.

Yani bu yıl bende yeni yıl ruhu yok, belki o ruhu seneye yakalarım.  Aksine yılın bu son haftaları benim rutin düzenimi bozdu diyebiliriz. O yüzden hemencik şu günler geçsin 1 Ocak itibarı ile normal düzenimize dönelim istiyorum. Tabi annem bu duruma alışıp beni evime geri gönderir mi bilmiyorum :)

15 Aralık 2011 Perşembe

Tavşanlı Kız


Küçük bir kız iken çoğu coçuk gibi genç kızların yanında dolaşmaya bayılırdım. Saçaları ne kadar uzun ojeleri ne kadar renkliyse daha çok ilgimi çekerlerdi. Saçlarımı taratmamakta ısrarlı olan ben onlara usluca taratabilirdim. Yazlıktaki bir abla ise diğerlerinden daha özeldi. Bir tavşanı vardı, her gün tavşanı alıp sitenin bahçesinde gezdirirdi. İsmi tavşanlı kız idi. O bahçeye çıkınca tavşanı sevmek için biz çocuklarda hemen etrafında toplanırdık. Büyüyünce benimde tavşanım olacak derdim ama büyüdükten sonra kemirgenliklerinden dolayı evde beraber yaşamayı hiç düşünmedim. Şimdilik bölye açık alanda sevmek daha keyifli.

Birde küçükken herkes kedi, köpek, civciv vb isterken babama  alalım diye yalvardığım şey bir maymundu. Çocuk dünyamda ne hayaller kurardım, küçük bir maymun olucak devamlı boynumda sarılı bir halde dolaşacaktık.  Ama babam hayallerimi gerçekleştirmedi, gerçi yerinde olsam bende böyle bir hayali gerçekleştirmezdim :)) Sonuçta ikiside olmadı şimdi evde bir köpeğimle yaşıyoruz :)

12 Aralık 2011 Pazartesi

Haftasonu

Çocukken beraber oynadığımız arkadaşlar bazen dolaylı oldan akraba sayıldıklarımızla bile zamanla görüşemez hale geliyoruz. Böyle bir arkadaşla   yıllar sonra kuzenimin nişanı sayesinde karşılaştık. Eşler de anlaşınca gecikmelide olsa bu haftasonu  onlar ve gelinimizle bizde toplandık.

 Yemeğe ilk defa davet ettiğim kişilerde biraz tedirgin oluyorum. Baharatlı sever mi, acı kullanmıyım derken birde eşi İtalyan olunca ya sevmezse diye daha tedirgin oldum. Ama neyseki herşeyi beğendiler ve gecemizde güzel geçti. Birde 8 kişilik yemek hazırlıyıp 5 kişi kalınca 2 gündür artan yemekler ile idare ediyoruz.

Masayı hazırladıktan sonra fotoğraf çekecek zaman kalmayınca fotoğrafta ekleyemiyorum. Fotolar hep yemek esnasında masa bozulmuşken :)

En önemli kısımda, mutfakta yardım eden bir eş bulunmaz nimet böylece işler yarı yarıya azalıyor. Birde hafta sonu güzel geçince işe gelmek dahada zor geliyor. Keyifli saatler sonrası ev hanımı olma isteğim artıyor.  O zaman, herkese güzel ve çabuk geçen bir hafta diliyorum.

9 Aralık 2011 Cuma

Bir Ajan, Bir Dedektif ve Bir Doktor




 Bu aralar devamlı dizi izliyorum. Tabi uzun süren yayın akışı nedeni ile doldurmak için saatlerce boş bakışmaların olduğu diziler değil. Yerlilerden sadece Leyla ile Mecnun birde denk gelirsem Muhteşem Yüzyıl'ı takip ediyorum.
Benim gibi yerli dizilerden sıkıldıysanız tavsiye edeceğim bir kaç yabancı dizi var.

Son dönemdeki favorim Nikita. Konusu ise; hükümet tarafından finanse edilen fakat varlığına dair bir belge olmayan "Bölüm" adında bir kuruluş var. Hapishanede ailesiz olan insanları kayıtlarda öldü olarak göstererek gizli bir yerde ajan olarak yetiştiriyorlar sonrasında suikastlar düzenleniyor. Ülkesini korumak için adam öldürdüğünü düşünen Nikita, zamanla bazı yanlışları görerek kaçıyor. Şimdi tek amacı Bölüm'ü yok etmek. Çok güzel sürükleyici bir dizi, bu aralar benim favorim.

Unforgettable; Dedektif Carrie otobiyografik bir hafızaya sahiptir, gördüğü hiçbirşeyi unutmaz. Onun bu özelliği cinayetleri çözmede çok yardımcı olur. Yıllar önce yaşanmış bir güne dair herşeyi hatırlasada, çocukken öldürülen ablasının cinayetine dair hatırladıkları eksiktir. Cinayetleri çözerken bir yandanda ablasının cinayeti için araştırmalarına devam eder.

Bir diğeri Body Of Proof; Beyin cerrahı olan Dr Megan bir kaza sonucu elinde kalan uyuşukluk nedeni ile uzmanlık alanını değiştirerek adli tıp uzmanı olarak devam eder. Ölüm nedenlerini bulmaya çalışırken bir yandan da özel hayatınıdaki sorunları düzeltmeye çalışır.

İzlediklerim arasında şimdilik öne çıkan diziler bunlar. Yeni keşfettiklerimi ara sıra paylaşırım. Tavsiyelerimize açığım :)

Ve bugün Cuma , keyifli güneşli bir haftasonumuz olsun :)

6 Aralık 2011 Salı

Beypazarı

Kuzenimi ziyaret etttikten sonra, vakit kalınca Beypazarı'nı gezmeye gittik. Eski medeniyetlere ev sahipliği yapmış bu şirin ilçeyi ben çok beğendim :)  Tek sorun güneşli olmasına reğmen soğuk havaydı. Istanbul'daki havaya pek benzemiyor ısıran soğuk dedikleri bu olsa gerek.

Konaklara hayranım, etrafta bol bol görme şansınız oluyor.


Küçük bir çarşısı var. Bakırlar, dertsiz denilen desen desen leke tutmayan masa örtüleri, panço modeli şallar ve gümüşler ilk göze çarpanlar





Cafe restaurant haline çevrilmiş konaklar var ama yengem daha öncesinden deneyimli olduğu için sayesinde muhteşem bir dolma yedik. Çarşı içindeki Halise Teyze'nin yerine uğrayıp mutlaka dolmasından yemelisiniz. Ev vapımı baklava, salça, erişte vb şeyler satılıyor. İçerde sadece küçük bir masa var. Orda yemek isterseniz kürdanla dolma baklava yiyebiliyorsunuz. Dolmasını deneyip hemen paketletebilirsiniz. Bu yaşıma kadar yediğim en müthiş dolma idi. Uğramışken beypazarı kurusu almayı da ihmal etmeyin :)






2 Aralık 2011 Cuma

Uyusak



Sabah uyanıpta, günlerden Cuma olduğunu farketmenin mutluluğu paha biçilemez. Bir üst düzey mutluluk günlerden Cumartesi olduğunu farketmek. Erken saatte işe giderken, sabah yürüyüşüne yada koşuya çıkanları görünce şaşmamak ne mümkün. Spor dediğin bence 9'dan önce yapılmaz. O sıcacık yatağa büyük haksızlık.

Evet çok uykum var, bu yazı özlem duyduğum sabah uykusuna ithafen yazıldı. Özellikle kışın erken kalkmak, çok zor, fazla değil sadece 9'a kadar uyumak istiyorum. Bütün işyerleri 10'da açılsa ne güzel olur :))

Bugün Cuma gün çabuk geçer,keyifli haftasonlarımız olsun :))